Teknoloji gelişiyor ve otonom yani kendi kendine sürüş yapabilen otomobiller giderek yaygınlaşıyor. Bu alanda öncülük yapan Tesla, beraberinde tartışmaları da getiriyor. Bilinen otomobil markaları Tesla kadar cesaretli olmasa da onlar da bu trendi kaçırmak istemiyor.
Peki Tesla’nın otonom sürüş teknolojisi ne kadar başarılı? Ya da gerçekten işe yarıyor mu? Bu konuda tartışmalar sürüyor. Zira bu teknolojinin kullanıldığı, ancak zaman zaman kazaya da karıştığı olaylar yaşanıyor. Bu tarz teknolojiler veriye dayalı kararlar alıyor. Araçta bulunan çeşitli algılayıcılar da yolda bulunan engelleri ve yayaları algılayabiliyor.
Elbette farklı ışık ve trafik koşullarında bu teknolojilerin yüzde 100 çalışacağının garantisi yok.
O yüzden Tesla ve diğer otomobil üreticileri bu tarz teknolojileri kullanırken sürücü koltuğunda oturmanızı ve direksiyonu tutmanızı istiyor. Elbette bu uyarıları dikkate almayan sürücüler de var.
Öte yandan Çin gibi ülkelerde otonom ve sürücüsüz kamyonların testleri devam ediyor. Yakın gelecekte yollarda bu tarz araçları görmeye başlayacağız muhtemelen.
Kişisel fikrim teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin olası dış etkenlerden dolayı bu tarz teknolojileri yüzde 100 güvenmeyi doğru bulmuyorum. Trafik ve yol şartlarındaki ani değişiklikler bu tarz teknolojilerin zaman zaman yetersiz kalmasına da yol açabiliyor.
Elbette bu teknolojilerin insanların reflekslerinden daha hızlı tepki verdiği örnekler de var ve bunları sosyal medyada görebilirsiniz. Yine de ben kendi iradenize güvenmenizi ve teknolojiye kendinizi tamamen teslim etmemenizi öneririm.
İnsan her zaman olacak ve yazılım ona yardım edecek bir unsur olarak hayatımıza girdi. Bu yardımı fazla abartmayı anlamlı bulmuyorum ve insan faktörünün her zaman olması gerektiğini savunanlardanım.
Yapay zeka, yazılım ve teknolojinin otomobillerdeki yerinin bize yardımcı olarak gelişmemizi sağlayacak bir noktada olduğunu düşünüyorum.
Ancak insanoğlu her teknolojiyi olduğu gibi bunları da biraz abartıyor ve bu yardımcı görevin ötesinde çok daha fazla anlamlar yüklüyor. Eleştirdiğim kısım bu. Yoksa bu teknolojilerin zararlı ya da yararsız olduğunu düşünmüyorum. Bunun da altını çizeyim.
Alanya’ya her gelişimde, kentin değişmeyen ritmini yeniden duymaya çalışırım. Güneşin sabahları denize düşüşü, Kleopatra Plajı’nın…
Her yıl küresel iklim krizinin etkilerini daha fazla yaşar olduk. Bu yıl Ege, Akdeniz ve…
Bazı cümleler öyle ortada kalıyor ki, sahibi bile geri dönüp bakmıyor arkasına. Birileri bir şey…
Türk gastronomisi son on yılda yalnızca lezzet repertuarını değil, kültürel anlatısını da dönüştürdü. Bu dönüşümün…
Ayten ve Mehmet’in Hikâyesi: Türk Mutfağının Kalbi Fransa’da Atıyor Geçen ay kısa bir Ayvalık tatilim…
Biliyorum, benden sonra bizim evin halleri değişti. BEN, galiba burada büyük harfler gerekiyor. Bir Eflatun…