14 Ağustos 2019 tarihinde İstanbul Vodafone Park Arena’da Liverpool ve Chelsea arasında oynanacak UEFA Süper Kupa finaline atanan hakemle birlikte bir ilk yaşanacaktı. UEFA’nın üst düzey erkek takım turnuvalarından birisinin en üst seviyedeki finalini ilk kez bir kadın hakem yönetecekti, Stephanie Frappart.
Frappart başarılı kariyeriyle bu finali, hatta daha fazlasını haketmişti. Finaldeki yönetimiyle önemli karşılaşmalarda görev almaya devam etti.
2 Aralık 2020’de Juventus – Dinamo Kiev UEFA Şampiyonlar Ligi maçında bu turnuvada düdük çalan ilk kadın hakem oldu. Aynı ay içerisinde Hollanda ve Letonya arasındaki resmi maçla FIFA Dünya Kupası elemelerinde görev yapan ilk kadın hakem oldu.
1 Aralık 2022 tarihinde ise, 92 yıllık geçmişi olan Dünya Kupası’nda yine bir ilki yaşadık. Frappart Kosta Rika – Almanya maçının hakemiydi…
Yönetimiyle birçok erkek hakemden daha fazla takdir topladı Frappart. Özellikle bizim ligimizde düdük çalan erkek hakemleri belki de toplamından daha iyiydi.
Kadın futbol hakemliğinin zirve ismi Frappart oldu. Peki bu işin başlangıcı neydi?
İşte bu noktada gururla “dünyanın ilk kadın futbol hakemi bir Türk kadınıydı” diyebiliyoruz. FIFA 13 Aralık 2018 tarihinde Drahşan Arda’nın ilk kadın futbol hakemi olduğunu tescil etti.
Kimdi bu Drahşan Arda?
Aslen Edirneli olan Arda ilkokul, orta okul ve liseyi doğduğu kentte okudu. Küçük yaşlarında ilgisi basketbol oldu. Öğretmenlik yapmaya geldiği Zonguldak’ta basketbol hakemlik kurusunu bitiren Arda’yı dünyanın ilk kadın hakemi olma macerasına başlatan ise hakem hocası Tarık Yamaç oldu.
Onu futbol hakem kursuna gitmeye ikna eden Yamaç belki de tarihe önemli bir paragraf açtığının farkında bile değildi o zamanlar.
“Tarihte bir ilk olmak gurur verici bir şey. İlk maçımı tam elli yıl önce, 26 Haziran 1968’te yönetmiştim. FIFA’dan gelen mektupla da çok mutlu oldum. Mektup elime geçtiği anda ilk günkü kadar heyecanlandım. Dünyanın ilk kadın futbol hakemi olmak gurur verici.” diyordu Drahşan Arda heyecanla FIFA’nın tescili üzerine.
Hakemlik kursunu bitirdikten kısa süre sonra Karabük Demirçelik ile Jandarmagücü arasındaki maçta ilk kez yan hakemlik yapar Arda.
“İlk maçım, Karabük Demirçelik ile Jandarmagücü arasında oynanan klasman yükselme karşılaşmasıydı. Ne kadar önemli bir karşılaşma olduğunu sonradan öğrendim. Nitekim heyecanım nedeniyle ilk yarı boyunca sağa sola koşmaktan başka bir şey yapamadım. Fakat maçın orta hakemi rahmetli Samim Arman, yan hakem olduğum bölüme sık sık gelip ‘Drahşan, iyi olacak’ diye beni cesaretlendirdi. İkinci yarıda daha iyiydim.”
Kısa sürede orta hakemliğe terfi eder. Rivayet odur ki bazı gazetelerde Arda hakkında “Maçı öyle güzel yönetiyor ki erkek hakemlerden utandık” şeklinde yorumlar yazılır. Futbolcuların maç başlamadan Arda’nın elini öpüp çiçek takdim etmeleri de bir başka güzelliktir o yıllarda.
Orta hakem olarak İstanbul’da çıktığı ilk maç olan Sakarya ile Cihangir takımları arasındaki karşılaşma öncesinde takım kaptanlarının kendisine verdiği çiçekleri ve centilmence elini öpmelerini mutlulukla hatırlıyor Drahşan Arda.
Drahşan Arda’nın başarısı, onu Avusturya’nın Linz kentinde düzenlenen hakem seminerine taşır.
Galatasaray’ın unutulmaz isimlerinden Ahmet Berman’ın 26 Haziran 1968 tarihli jübile maçı tam bir şenlik olmuştu. Dönemin yıldız oyuncuları olan, Fenerbaçeli Selim Soydan, Ercan Aktuna ve Yılmaz Şen, Galatasaray forması ile sahaya çıkacaklardı jübile için. Şöhretler Karmasındaysa “Sinyor” Can Bartu, “kral” Metin Oktay ve “ordinaryüs” Lefter Küçükandonyadis vardı.
Karşılaşmayı yönetecek hakem de onlar kadar yıldız bir isimdi: Türkiye’nin (ve daha sonraları onaylandığı üzere dünyanın) ilk kadın hakemi Drahşan Arda.
Jübile maçı öncesindeyse Jokeyler – Artisler maçı olacaktı.
“Eğlenceli ve neşeli bir maçtı. Artislerin 14 kişi ile oynamak istemelerini ve Öztürk Serengil’in sık sık sakatlanma numarası yapmasını unutamam. Serengil’in kulağına bir şeyler fısıldadım ve bu numaralardan vazgeçti. Maçtan sonra ne yazık ki beni Yeşilçam’a davet etmediler ama ‘akıllı’ bir gazino sahibi bana şarkı söylemem için teklif yaptı. Sadece güldüm; çünkü okulda müzik derslerinde sınıfın en kötüsüydüm.”
1972’de Türkiye’deki kariyeri son bulan Arda Almanya’ya Münih’e göç etti.
“Almanya’da pek kadın-erkek hakem ayırımı yok. Önemli olan maçı iyi idare etmen” diyen Drahşan Arda, klasman maçlarında görev aldı. Arda spora katkıları nedeniyle Bavyera Futbol Federasyonu tarafından 30 yıllık bir altın rozet ve plaketle de ödüllendirildi.
“30 yılın ardından, bütün hakemlik malzemelerimi fakir çocuklar yararına açık artırmaya koydum. Sonrasında, yedi yıl Bavyera Futbol Federasyonu Disiplin Kurulu’nda görev yaptım. İşte o zaman, hakemliğin ne kadar zor bir hobi olduğunu anladım.”
Behçet Üstün