Nuri Battal: Yüzü germekten çok doğal haline getiriyorum

Plastik ve Estetik Cerrahi Uzmanı Nuri Battal 20 yıldır uyguladığı endoskopik yüz germe yöntemi ile şimdilerde oldukça popüler. Özellikle, Instagram’da yayınladığı öncesi ve sonrası görüntüleri ile tam anlamıyla hayret uyandırıyor.

 

Teknolojinin getirdiği olanakları en verimli şekilde uygulamaya olanak veren bu yöntemi, herkes gibi biz de merak ettik… Çünkü sonuçlar, “Yok artık, bu kadarı da mümkün değil!” dedirtiyor. Çoğumuzun, özellikle batın bölgesindeki uygulamalardan tanıdığımız endoskopik girişim yöntemini, yüzün tüm bölgelerindeki kaldırma işleminde uygulayan Battal, geçen yıllar içinde yöntemi iyice geliştirdiğini belirtiyor. Klasik yüz germe ameliyatlarında olduğu gibi yüzde bir kesi olmadan uygulanan yöntemin germe değil, dokuları eski bulundukları yere kaldırmaktan ibaret olduğunu söyleyen Nuri Battal ile bu ameliyatın inceliklerini konuştuk.

Nedir bu New Face?

Gençleşmek önemli bir konu. Tüm kadınlar ve erkeklerin ilgisini çekiyor. Kişiye gençlik sunan New Face nedir?

 Endoskopik bir yüz ameliyatı. Adını ben koydum.  20-25 yıldır yapıyorum. Saç içinden küçük bir delikten kamera sokarak tüm yüzü kemikler üzerinden serbestleştirerek, daha sonra sarkan noktaları eski yerlerine, olması gereken yerlere getirdiğim bir ameliyat yöntemi bu. İzsiz bir ameliyat. Gençlere de uyguluyorum, üçgen yüz tekniği bu. Endoskop yardımıyla bir kesikten girip, ekrandan bakarak yaptığımız bir ameliyat ve içeriden kalıcı dikişlerle eski yerine getiriyoruz dokuları.

Kalıcı derken ne kadar kalıcı?

30 yılda inen dokuları, iki saat içinde tekrar eski yerine getiriyoruz. 20-25 yıllık hastalarım var. Hala iyi durumdalar, ameliyat öncesinden de iyi durumdalar

 Yüzlerindeki bir takım deformasyonları da düzeltiyorsunuz sanırım?

Dokuları olması gereken yere getiriyorum. Halk arasında bulldog denen yapıyı da düzeltiyorum, kareleşen yüzü de tedavi ediyorum, aynı anda kaş kaldırıyorum, burnun yanındaki olukları düzeltmeyi amaçlıyorum. Yüzü yukarı doğru çekiyorum kısacası. Eskiden kulak önünden açılan 20 cm kesiden yapılan bir ameliyattı, ben ise şimdi yüz kaldırıyorum ve face lift yapıyorum. Yüzü germekten çok doğal haline getiriyorum. Hiçbir damarı siniri lenfatik sistemleri kesmiyorum diğer ameliyat gibi. O, eski yöntemde iyileşme çok uzun sürüyor ve yüz eskisi gibi asla olmuyor ama bunda kesik olmadığı için vücut reaksiyonu daha güzel veriyor. Bizim hastalarımızda kaşları bile yeniden çıkan var ameliyat sonrası. Bunu hastalarım söylüyor. Ben nedenini bilmiyorum ama belki o bölgelerde dokular canlanıyor.

Ben, son bir yıl içinde 250-300 civarı yaptım bu ameliyatı. Çok gözlemleme imkanım var. Hastalardan bunları çok sık duyar oldum. “Kirpiklerim uzuyor, saçık gürleşti” diyen var. Cildi pırıl pırıl olan, lekeleri giden var. Vücut onarım için oraya askerlerini, kök hücreleri sevk ediyor, belki böyle açıklanabilir. Bir yıl içinde bu yapılar oluşuyor bunun için tek bir şart var sigara içmemeleri.

Neden?

Çünkü sigaradaki nikotin maddesi damarları daraltıyor. Yüzdeki dokularda ameliyata bağlı olarak ödem oluşuyor, damlarlar daralıyor ve nikotin dolaşımı iyice bozuyor ve dokuların iyileşmesi duruyor. Sigara dışında sorun yok.

Fransız askısı ile arasındaki fark nedir?

“Yüzü kaldırıyoruz, face lift yapıyoruz” diyorsunuz. Bir de askılar var. Çok moda ve herkes yaptırıyor ama memnun olan görmüş değiliz. Dolgular da öyle. Sizin yöntemin farkı nedir?

 Önüne gelen, eline enjektör alan bunu yapıyor artık. Firmalar çok provoke ediyor, “Gelin yarım saat içinde yüzünüzü asarız, kaldırırız” diyorlar ama bedava peynir sadece kapanda olur. Ben bu ameliyatı 20 yıldır yapıyorum.

Benim ameliyatım bir askı yöntemi değil. Askı, cildin altından giden tırtıklı iplerle cildi çekiyor ama bir süre sonra ipler dokuları kesiyor ve doku aşağı iniyor. Kıl gibi iplikler onlar, ağır yüzü nasıl taşısın? Ben, ameliyatla deriyi kemiğin üzerinden kaldırmama rağmen zorlanıyorum. Askıların ömrü yok, işe yaramıyor. Şişlikler gidince iki üç ay sonra hastanın yüzü eski haline geliyor. Ben çok askılı insan ameliyat ediyorum. Askılar bazen kalıyor ağrı yapıyor enfeksiyon yapıyor.

İsteyene yapıyor musunuz peki?

Hayır yapmıyorum. Hasta ister bilmiyor ki ama ben hekimim ve hastayı doğru yönlendirmem lazım. Hasta istiyor diye ameliyat da yapılmaz yüz askılamada

Yöntemi 20 yıldır uyguluyorsunuz ve geliştirdim diyorsunuz. Neler geliştirdiniz?

İlk başladığımda 5 kesik yapıyordum, o zaman yanağın altına kadar geliyordum, şimdi tüm yüzü kaldırıyorum. Yapa yapa gelişiyor teknikler.

Bunu neden geç duyurdunuz?

Ben ilk başta bunu duyurmayı çok etik bulmadım fakat sonradan o kadar çok ip askılar çıktı ki ve komplikasyonlu insanlar bize gelmeye başladı ki bilmeyen insanlara duyuralım dedik. Meğerse bu yöntemlerden pek çok insan muzdaripmiş.

Füsun Saka

 

 

Paylaş

Son Yazılanlar

Trump 2.0 kazandı, dünyada ne olacak?

Borsa İstanbul haftanın ilk iş günü 10 bin puan üzerinde kapanış yaptı. Altın, haftaya yatay başladı, ons 2700 dolar seviyelerinde, gram altında ise 3100 TL

Türk Gastronomisinin Altın Kaşıkları

Mutfak Dostları Derneği’nin 2018’de onur ödülü vererek başlattığı Altın Kaşık Gastronomi Ödülleri bu yıl çok önemli bir kategoriyi de Yılın Servis ödülü başlığı altında değerlendirmelerine

Kadın emeğinin gastronomiye yansıması

Senelerdir severek yaptığım iş gastronomi yazarlığı ve bunun gibi yeme içmeye, damak tadına ilişkin konulardaki  etkinlikler. Resmi bir tanımı yok, verilmiş unvan da  değil. Sadece 

Gastronominin evrensel gücü

Altın Kaşık Ödülleriyle Mutfak Dostları Derneği’nin ödüllendirdiği yaratıcılık, FSUMMIT 2025’in vizyonuyla sektöre kazandırdığı yenilikler ve Husin belgeselindeki derinlemesine hikâye, gastronominin sınırları aşan gücünü gözler önüne

Prada dertsiz başına dert mi arıyor?

Tasarımlarından marka kimliğine, müşteri portföyünden sattığı hayallere kadar birbirinden çok farklı iki marka hakkında bir söylenti dolaşıyor lüks moda sektöründe… İtalyan moda devi Prada’nın, Capri

Sofralarımızın Ortak Dili

Yemek sadece fiziksel bir gereksinim değil; kültürel kimliğimizi şekillendiren, tarihimizin sessiz tanıklığını yapan ve insanlar arasındaki bağları güçlendiren evrensel bir unsurdur. Her ülkenin, her yörenin

Heyecanla beklenen birinci sayfa

Dag Solstad, her gün yazdığı bir sayfa ile romanlarını tamamladığını söylemiş. Ayağına gelen güne, dönme dolaba atlama adımı ile başlamanın hikayesi midir yazdıkları veya bitirdiği

Yılbaşı ve Vasilopita çöreği

Bir yılı geride bırakıp uğurlarken yeni umutlarla başlayan yeni bir yıla ‘hoş geldin’ diyoruz. Dilekler her zaman sağlık, mutluluk, sevgi ve barış olmak üzere; dostlar

Manav Türklerinin sofrasında zamanın izleri

Geçtiğimiz hafta sonu Tuzla, gastronomi tutkunları için benzersiz bir deneyime ev sahipliği yaptı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Kültür Daire Başkanlığı’nın hayata geçirdiği “Gastronomi Günlükleri” serisinin