Galatasaray’da Tophane’ye inen yokuşun hemen başında, kaldırımla aynı hizada, dışarıdan bakınca bu semte özel eski apartmanlardan birinin alt katını görüyorsunuz. Burası sokağa bakan, dışarıdan fazla gösterişi olmayan bir kafe. Kapıda “Cafe Da Giovanni” yazılı. İçeri giriyoruz, ufak bir salon, tipik Fransız pastanelerinin tahta masaları, tonet sandalyeleri…
Duvarı kaplayan bir tablo bu
Karşınızda kocaman bar, pastaların, keklerin, kruvasanların, tartların sıralandığı geniş vitrin ve hemen yanında sıcak, soğuk her içeceğin hazırlandığı köşe.
Kafenin sempatik sahibi, Fadi Atat müşterilerine güleryüzle hizmet ediyor, bu arada bize girişin hemen sağındaki kocaman yağlı boya tabloyu gösteriyor.
Ressamı da kafeye adını veren Giovanni Jean Brindesi. Hayatını 1826-1888 yılları arasında sürdüren Giovanni, Sultan Abdülmecit zamanında İstanbul’da yaşayıp günlük yaşam ve ordu yaşamından sahneler çizer.
Resim atölyesinin Beyoğlu semtinde olduğu bilinmektedir, mezarı ise Feriköy’deki Katolik mezarlığındadır. Brindesi’nin tabloları Paris’teki ünlü Lemercier yayınevi tarafından taş baskı gravürüne çevrilip iki albüm olarak 1855 ve 1860 yıllarında yayınlanır.
Albümlerden biri çoğu Osmanlı sarayı rütbelisi olan insan kıyafetlerini, öteki ise İstanbul’da günlük yaşam sahneleri görüntülemektedir. Brindesi’nin özgün desenleri Topkapı Sarayı Müzesi ile İstanbul Üniversitesi’nde bulunmaktadır. Tablonun hikayesini öğrendik, sıra kahvenin sahibi Fadi Atat’ın hikayesini öğrenmeye geldi.
- Türk baba ve Lübnan’lı bir annenin çocuğuyum. Bu suretle iki kültürde büyüdüm.
- İlk orta eğitimimi fransızca olarak burada yaptım, daha sonra terminal kısmı Paris’te tamamladım.
- Tahsilime İsviçre’de Otelcilik üzerine devam ettim. Bir müddet babamın mesleği olan transport işlerinde çalıştım. Ama mutfağa,pastacılığa merakım vardı.
- Paris’te “ Le Notre “ un altı haftalık kurslarına devam ettim. Üç sene önce kız kardeşimle bu kafeyi açtık.
- İlk seneler Covitin sebeb olduğu bir durgunluk yaşasak da şimdi her şey daha yolunda gidiyor.
Bu arada Fadi Atat’ın sıklıkla yurt dışında olması gerekince, bir arkadaşından yardım alıyor. Bu kişi, o gün tanıştığımız Mehtap Karyağdı. Barda iki kişi devamlı serviste, mutfakta ise üç genç kadın harıl harıl çalışmada.
Cafe Da Giovanni’yi kısaca anlatmak gerekirse.
Adı İtalyan, sahibi Türk ama ürünleri tamamen Fransız diyebiiriz. Tüm ürünler Fransız reçetelerine göre yapılmış İsimleri de öyle. Kendinizi Paris’te bir kafede gibi hissediyorsunuz. Mönü çok çekici. Atıştımalıklar, tatlılar, pastalar….
Atıştırmalıklar da dikkatimi çeken “ Krok Mösyö Giovanni”
Tatlı kısmı daha da Paris Brest, Madeleine, Religieuse gibi Fransız pastaların yanında limonlu, çikolatalı, meyveli tartlar, kruvasanlar, çeşitli kekler. İçecek kısmı da zengin. İstanbul’dasınız, canınız incirli ya da çilekli bir tart çekti, lezzeti görümümü aynen Paris’te olduğu gibi işte size bir adres.
Bonne appétit
Kuloğlu Mahallesi, Yeni Çarşı Caddesi, No: 11/A Beyoğlu, Istanbul Telefon: 0544 100 04 46 (Sipariş Hattı) E-mail: [email protected]
Sevim Gökyıldız
Cafe da Giovanni, ilhamını bu bölgedeki İstanbul manzaralarından alan Giovanni ile özdeşleşen, Fransız tarzı bir Beyoğlu kafesi. Kahvenizi yudumlarken Giovanni’nin en tipik eserlerinden biri olan Beyoğlu tablosu size göz kırpacak. Parizyen lezzetlerin tadına varıp şehrin ruhunu içinizde hissetmeniz dileğiyle…