Bodrum Cup dünyaya yelken açacak

 

“Yokuşbaşına geldiğinde Bodrum’u görüp de geldiği gibi gidemeyenler, akıllarını Bodrum’da bırakanlar” ile “Gökte bulut, suda yelken, dalda çiçek/ Çek ciğerlerine, bir nefes daha çek/Bu rüzgar her vakit böyle esmeyecek” dizelerini ruhlarında hissedenler Bodrum’un ‘Sarı yaz’ döneminde yelkenlileri ile yarışıyorlar, hem de tam 36 yıldır..

.

Türkiye’de sürdürülebilirlik konusunda önemli örneklerden olan, her yıl Ekim ayının üçüncü haftasını festivale çeviren, bu yıl 36’ıncısı yapılan Bodrum yelken yarışları 21-26 Ekim tarihleri arasında düzenlendi. Yarışta yelkenciler, “Kazanmaya Yeken Aç” ana temasıyla denize açılırken 100’e yakın yelkenlide her gün yaklaşık 200 teknede 15 bin kişi yelken yaptı. Yarışlar 5 gün sürdü.

Maximiles Black The Bodrum Cup, dünya çapında yapılacak tanıtım ile yurt dışı pazarına daha fazla açılacak ve Bodrum’un en güzel dönemlerinden biri olan Ekim’de de sezonun devam etmesini sağlayacak.

Muğla Büyükşehir Belediyesi ve Kıyı Ege Belediyeler Birliği Başkanı Ahmet Aras, “Ekim ayı Muğla’da denizcilik festivaline dönüşecek. Boat Show Bodrum’da yapılacak. Fransa’da görüşmeleri yaptım. Gerekli adımlar atılıyor. Ekim ayını bir denizcilik festivaline dönüştürerek sezonu daha fazla uzatmak istiyoruz” diyor.

Oteller, restoranlar dolu

The Bodrum Cup Organizasyon Komitesi Başkanı Süleyman Uysal, her yıl katılımcı ve izleyen sayısının arttığını belirterek, “Bu yıl 150 yabancı katılımcımız var. Bu katılımcılardan bazıları kendi tekneleriyle gelenler, bazıları da Bodrum’dan gulet kiralayarak yarışa girenler. Bu bizi mutlu ediyor.

Hedefimiz seneye bu rakamı artırarak sezonun uzamasını sağlamak. Bunun üzerinde çalışıyoruz. Deniz üzerinde 2 bine yakın yarışçı var. Yabancı basın da bizi takip ediyor”  diyor.

Yarışların Bodrum’a birçok farklı açıdan katkısının olduğunu aktaran Uysal, şunları kaydediyor:

“Şu anda Bodrum’da çok ciddi bir ağırlama yapılıyor. Bodrum Cup’a katılan çok ciddi insan sayısı var. Dolayısıyla merkezdeki oteller, restoranlar, uçaklar doldu. Aynı zamanda çok büyük bir basın geri dönüşü var. Tanıtıma çok büyük bir katkısı var. Yabancı katılımcıların tekne kiralayarak Bodrum Cup’a katılması hem mavi yolculuk ekonomisine faydalı olacak hem de sezonun uzaması için çok önemli olacak.”

8,5 metrelik olanı da var 40 metre olanı da

Sekiz yıl öncesine kadar yalnız ahşap yatların yarıştığını,  ahşap yat üretiminin yavaşlaması ile diğer yatların da kabul edilmeye başladığını anlatan Uysal’ın verdiği bilgiye göre, yarışan tekneler arasında Hollanda’dan gelen 8,5 metrelik yat da 40 metrelik yat da yer alıyor.

Ortalama teknelerin 24-26 metre olduğunu söyleyen Uysal, “Burada, bir denizcilik kültürü yaratılıyor… Yarışlar bir tanıtım faaliyetine dönüşüyor. Bu organizasyonu bir kültür mirası haline getirmek istiyoruz. İyi şeyler yapıldığına dair bir fikir oluşması çabamız var” diyor.

“Hedef yüzde 35 olan yabancı yelkeni yüzde 50’ye çıkarmak”

The Bodrum Cup Organizasyon Komitesi Başkanı Süleyman Uysal, “Bugüne kadar üzerine yüklenen her misyonu başarıyla yerine getiren The Bodrum Cup, önümüzdeki yıldan itibaren dünyada çok daha fazla ses getirecek ve Bodrum turizmine daha fazla katkı sağlayacak.

The Bodrum Cup’ı bir ürün haline getirerek yurt dışı pazarına açmak ve sezonu daha da uzatmak en büyük hedefimiz” ifadelerini kullanıyor.

Sorularımızı yanıtlayan Uysal’ın dikkat çektiği en önemli unsur ise halen yüzde 30-35 olan yabancı yat oranını yüzde 50’ye çıkarma hedefi.

750 bin dolarlık bir organizasyon maliyeti olan yarışlarda bir 20 bin euro ile 10 milyon euroluk teknelerin yarıştığını, teknelerin ortalama haftalık 10 bin euro, her bir mürettebat için de bin, 1500 euro harcaması olduğu bilgisini veren Uysal hedefleri şöyle özetliyor:

“En büyük katkı tanıtım, çünkü 40 milyona ulaşan erişim var. Şimdi, sezonu Ekim ayı boyunca uzatmak için kollar sıvandı. Hem tatil, mavi yolculuk yapılacak hem tekne almak isteyen insanların teknelerin özelliklerine, kondisyonlarına bakacağı bir fuara dönüştü, bizler de bunu bu şekilde yaygınlaştırarak hem Bodrum’a ekonomik getiriyi hem de ülkenin tanıtımına yapılan katkıyı artırmayı hedefliyoruz.”

“Ekonomi ve yerel istihdam destekleniyor”

The Bodrum Cup Organizasyon Komitesi Başkanı Süleyman Uysal yarışlara ilişkin görüşlerini şöyle özetliyor:

“Maximiles Black The Bodrum Cup, yalnızca kıyasıya bir yarışma değil; aynı zamanda Türkiye’nin sürdürülebilir başarıya verdiği desteğin simgesi oldu. Bodrum’da yelken sporunu yaygınlaştırmak için bundan 36. yıl önce yola çıkan organizasyon, yarışları ve sosyal sorumluluk projeleriyle hem denizciliğe hem de çevreye duyarlı bir miras yaratmayı hedefliyor.

Yelken yarışının yanı sıra bölge turizmine katkı sağlayan Maximiles Black 36. The Bodrum Cup, Bodrum’un yaz sezonunu Ekim ayında devam ettirerek, ekonomiyi ve yerel istihdamı da destekliyor.

Etkinlik süresince her gün 200’e yakın tekne ve yaklaşık 15 bin katılımcının yarışlara dahil olması, hem yerel ekonomiye hem de konaklama ve hizmet sektörüne hareketlilik getiriyor. Yurt içi ve yurt dışı pazarlara yönelik geniş tanıtım faaliyetleriyle bu yıl, Bodrum’un yelken ve turizm potansiyeli tüm dünyaya tanıtıldı.

Bu yıl yarışlar başlamadan önce Bodrum Sağlık Vakfı’ndan özel gereksinimli çocukların boyadığı yarış bayrakları, yelken direklerini süsleyerek denize renk kattı. Bir yelken yarışının ötesinde, toplumsal dayanışmayı güçlendiren etkinliklerde çocuklar denizdeki 100 teknenin kendi boyadıkları bayrakları taşımasını izledi ve bu dayanışma yarışa farklı bir anlam kattı.

Kültürel Mirası Yaşatma Stratejisi; The Bodrum Cup’ın stratejisi, Bodrum’un denizcilik ve kültürel mirasını geleceğe taşımak, onu bir yelken yarışından ziyade kültürel bir platforma dönüştürmek.

Bodrum’un eşsiz koylarını uluslararası denizcilik takvimine işleyen etkinlik, Halikarnas Balıkçısı / Sadun Boro gibi bölgenin sembol isimleriyle Bodrum’un ruhunu yaşatırken, denizciliği koruma konusunda bölgesel iş birlikleriyle daha güçlü bir yapı oluşturuyor. Organizasyonun her yıl farklı bir tema ve etkinlikler ile zenginleşen yapısı, bölgedeki turizme ve sosyal katılıma da katkı sağlıyor.”

“Denizlerimizin korunmasına katkı oluşturmak önemli”

Türkiye İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Sezgin Lüle, sporun hem bireysel hem de toplumsal sağlığa ve gelişmeye önemli katkı sağladığı bilinciyle satrançtan yelken ve bisiklete kadar birçok spor dalını ve organizasyonunu desteklediklerini belirterek, “Maximiles Black The Bodrum Cup’ın paydaşı olarak yelken sporunun yaygınlaşmasına, Bodrum’un ve ülkemizin turizmi potansiyelinin güçlenmesine ve denizlerimizin korunmasına yönelik farkındalığın artmasına olanak sunduğumuza inanıyoruz.

Kuruluşumuzun 100. yılında, The Bodrum Cup’ın isim sponsorluğunu ikinci kez üstlenmek bizim için çok kıymetli” diyor.

OPET Sürdürülebilirlik ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Ayşenur Aydın, “Her yıl binlerce denizci ve deniz tutkununu bir araya getiren, Akdeniz’in en büyük festivali Maximiles Black The Bodrum Cup’ı altı yıldır desteklemekten mutluluk duyuyoruz.

Ülke turizminin desteklenmesi ve denizlerin korunması amacıyla düzenlenen Maximiles Black The Bodrum Cup süresince ülkemiz doğasının ve koylarının güzelliğine tekrar tanıklık etme fırsatı bulduk.

Toplumsal fayda ve sürdürülebilirlik projeleriyle özdeşleşmiş bir marka olarak ülkemizin bu alanlarda tüm dünyaya tanıtılması ve koylarımızın korunması için katkı sunmak, bu alanda farkındalık yaratmak bizim için büyük önem taşıyor” diye konuşuyor.

Deniz Demir

 

 

Paylaş

Son Yazılanlar

Nostalji dolu bir Aralık ayı

Her sene Aralık ayı geldiğinde içimde o kadar farklı duygular doğar ki. Bence yılın en neşeli en mutlu ve lezzet dolu günlerini yaşadığım bir ay

Balonlu bir cumartesi öyküsü

Bilmiş bilmiş konuşuyor, küçücük ellerinden biri boşta kalmış, boyundan yukarıda, şimdi yazdığı senaryoda oynuyor sanki. Öteki elini tutan annesine günün sonu kalmış bu tatlı yaramazla

Yıldızların altında gastronomi hikayemiz

Michelin Rehberi 2025 Türkiye seçkisi, gastronomi dünyasında büyük bir ilgi ve heyecanla bekleniyor. İstanbul, İzmir ve Muğla’nın öne çıkan restoranlarını kapsayan 2025 seçkisi, Türk mutfağının

Mirasla geleceği harmanlayan buluşma

Türk gastronomisinin global arenadaki en güçlü temsilcilerinden biri haline gelen Gastromasa Uluslararası Gastronomi Konferansı bu yıl dokuzuncu kez İstanbul’da düzenlendi. “Legacy & Menu” (Miras &

Zeytinyağının hayatımdaki önemi

Maria’nın günlüğünde bugün; zeytin hasadını konuşup zeytinyağının hayatımda, sağlığımda, evimde, restoranlarımdaki önemini anlatmak istedim. İki hafta önce sevgili arkadaşım Emine ve eşi Mark, beni arayıp