Ne şîr-ê şutur ne dîdâr-ê ‘ereb.
Ne Şam’ın Şekeri Ne Arap’ın Yüzü_____
HALİT KAKINÇ
Söyleyeni meçhul iki beyitle başlayayım söze:
“Cimrilerden isteme, hayat ve eğlence masrafını.
Zira o eğlence, isteme cefasına değmez…
Deve sütü hoştur, çölde susuz kalmışlara,
Ama Arab’ın yüzünü görmeye değmez.”
Ünlü şair Sa’di-î Şîrâzî de bir beyitte bu meseli şöyle kullanmıştı:
“Hizmet ile hilatı terk ettik;
Ne Arap diyarı ne deve sütü.”
Hicrî VIII. (XIV) asırda yaşamış Selmân-i Sâvecî ise bu meseli iki şiirde şöyle dile getirmişti:
“Ne deve sütünü iste, ne Arab’ın yüzünü
Ne Arap diyarını ne deve sütünü.
Arab’ın süt tulumcuğuyla ne işin var
Ne Arap diyarı ne deve sütü.
Ne deve sütü ne Arab’ın yüzü!”
Araplar tamam hoş da, peki bu Filistinliler kim?.. Kimin nesiler?…
Antik Filistinliler, M. Ö. 12. Yüzyıl’da, Yahudiler’le yaklaşık aynı dönemde Filistin’e yerleşmiş ve bölgeye bugünkü ismini vermiş olan Ege-Girit kökenli bir halk. İsrail ‘in nüfusu 10 milyon… Bu nüfusun yaklaşık beşte biri (2 milyon) Filistinli… Filistin kökenlilerin coğrafyadaki da nüfusları 12 milyon.
Filistinliler; M. Ö. 1190’da Antik Mısır’ı işgal ettiler. Mısırlılar tarafından geri püskürtülünce, bugünkü Tel Aviv-Yafa arasındaki Joppa denilen bölgeye yerleştiler. 5 şehirden oluşan bir konfederasyon (Pentapolis) kurdular. Bu şehirler Gazze, Aşkelon, Aşdod, Gat ve Ekron’du.
Komşuları İsrailoğulları ile mücadele etmeye başladılar. M. Ö .1050 yılı civarında Yehuda dağlık bölgesini topraklarına kattılar. MÖ 10. yüzyılda Birleşik İsrail kralı Davud tarafından mağlup edildiler.
Antik Filistinliler’in anadili ile ilgili hiçbir doküman yok dilleri zamanla muhtemelen Kenan dili, Aramice ve sonradan da Yunanca ve en nihayet Arapça olarak değişti.
Halihazırda temel hedefleri İsrail’in silinmesi, Yahudiler ‘in ürülmesi.
İsrail’deki Filistinliler ile Yahudiler’i birleştiren ortak bir ulusal kimlikten söz etmek mümkün değil.
Söz gelimi İsrail toplumunda ordunun önemli bir rolü var ve Yahudi vatandaşlar için askerlik zorunlu.
Fakat İsrail vatandaşı Filistinliler askerlikten muaf tutuluyor.
Ülkede Filistinliler için ayrı Yahudiler için ayrı yasalar söz konusu.
İkinci sınıf vatandaşlar.
İsrail yasaları, vatandaşlık hakları konusunda Yahudilere imtiyazlı davranıyor; nereden geldiklerine bakmaksızın onlara otomatik olarak İsrail pasaportu veriliyor.
Filistinliler ve onların çocukları ise bu haktan mahrum tutuluyor.
2018’de İsrail Parlamentosu (Knesset), oldukça tartışmalı bir “ulus-devlet yasası” geçirerek Arapçayı resmî dil statüsünden çıkardı; ulusun kendi kaderini tayin hakkının ise sadece Yahudiler’e ait olduğunu ilan etti.
İşin özü, özeti bu.
İyi hoş… Tamam da, ben Türk’üm.
Bu karmaşık tarih beni ilgilendirmiyor.
Netanyahu, kelimenin tam anlamıyla Hitler kopyası bir Faşo.
Ne Semit’im ne de antisemit.
Yahudi dostu filan asla değilim…
1916’dan itibaren Osmanlı’ya başkaldıran Araplar’dan ise hoşlanmıyorum.
Artık yeter…