Kaynak teliyle sanat

Rölyef Sanatçısı Funda Sevim’in Gedik Kaynak’ın ürettiği kaynak tellerini kullanarak hazırladığı eserlerinden oluşan Yeryüzü Hareketleri/Kaynak Teliyle Sanat Sergisi 25 Mayıs’tan itibaren İstanbul Gedik Üniversitesi Pendik Kampüsü’nde izleyicisiyle buluşuyor.

Gaz altı kaynak telleri sanatın hizmetinde

60 yılı aşan tecrübesiyle Türkiye’nin kaynak sarf malzemeleri üreticisi Gedik Kaynak’ın, dev köprülerden gemilere pek çok alanda kullanılan, gaz altı kaynak telleri bu kez bir sanatçının elinde birleştiren güç oldu.

Rölyef Sanatçısı Funda Sevim, GeKa gaz altı tellerini kullanarak dünyada wire art (tel sanatı) adı verilen sanata yeni bir soluk getirdi. Doğa ve insanı buluşturan, birleştiren eserlerini dünyada ilk kez kaynak tellerini kullanarak yaratan Funda Sevim’in 21 ayrı eserden oluşan “Yeryüzü Hareketleri” (Earth Movements) Sergisi Gedik Kaynak ve Gedik Eğitim Vakfı’nın katkılarıyla 25 Mayıs’tan itibaren izleyiciyle buluşacak.

Doğa her zaman insanla birliktedir

Doğanın varlığı, insan ve sanattan daha önceye dayandığından insan doğanın bir parçasıdır. Olumlu ya da olumsuz birçok büyük etkiye sebep olmuştur. Bu bakımdan doğanın sundukları, insanın doğayı algılanmasına ve kendisine yarar sağlayacağını düşündüğü kaynakları seçip kullanmasına olanak sağlamıştır. Doğa vazgeçilmeyen bir varlık olarak, her daim insanla birliktedir. Birbirinden asla kopamayan bu iki varlık bir yaratıcı sürecinin başlangıç ve bitişinde etkilidirler. Doğanın sundukları karşısında insanla başlayan sanatsal yaratı, doğanın kalıcılık ya da yok edicilik anlamındaki güçlü etkisiyle yerini belirler. Ortaya çıkan yapıt ya tamamen doğanın yok ediciliğine direnecek ya da bu gerçeğe boyun eğecektir. Sonuç olarak doğa, insan ve sanat arasındaki ilişki, temeli doğaya dayanan, insanla şekillenen ve sanatla var olan anlamlar bütünüdür.

Doğayı anlayıp anlamlandırmak

Buradan yola çıkarak, son yıllarda insanın doğanın sanatını tahrip etmesinden kaynaklı iklim krizlerini, afet ve felaketleri ele alıp doğayı dinleyip anlamak anlamlandırmak adına, Gedik Kaynak Sg2 0.8 mm gaz altı kaynak tellerini kullanarak tuval üzerine çeşitli doku teknikleriyle Rölyef Sanatçısı Funda Sevim’in elinden çıkan “Yeryüzü Hareketleri” (Earth Movements) sergisinde doğa ve insanın ayrılmaz bir bütün olduğu kaynak telleriyle birleştirerek sunuluyor.

Sergi dijital olarak da gezilebilecek

İstanbul Gedik Üniversitesi Pendik Kampüsü’nde izlenebilecek olan sergi 25 Eylül’e kadar devam edecek. Sergi ayrıca yeryuzuhareketleri.com web sitesinden dijital olarak da ziyaret edilebilecek.

Funda Sevim 

1971 Almanya Köln doğumlu. Küçük yaşta Türkiye’ye dönüş yaptıktan sonra eğitim hayatına İstanbul’da devam etti. Bankacılık ve Sigortacılık okudu. Çocukluktan ve aileden gelen sanat macerası 1988 yılında Polimer kille başladı. Yapay çiçek, ahşap, seramik, cam işlemeciliği, rölyef, kumaş boyama, takı, dikiş, nakış, husn-i hat, kaligrafi gibi birçok alanda eğitim aldı. Bilgilerini polimer kille harmanlayarak boyutlu tablolara dönüştürdü. Rölyef eserlerden oluşan 20 kişisel ve karma sergi açtı. Halen atölyesinde yaptığı çalışmalarla sergiler, çocuklarla okullarda workshoplar, NFT dijital çizimlerle sanat yolunda yürümeye devam ediyor.

 

 

Paylaş

Son Yazılanlar

Bedeli pahalı bir dünya kupası

20 Ağustos 2023, Sidney’de Stadium Australia’da önemli bir organizasyonun, Kadınlar Dünya Kupası’nın finalinin son düdüğü ile birlikte İspanyol futbolcular büyük

Putin de olurmuşum ben!!!!

Sizin kırmızı çizginiz nedir ? Hani o çizgiyi geçince savaş ilan edebileceğiniz yer. İşte geçen gün bizim evin “minik” Puta’sına

Farkındayım ama bir şey yapamıyorum

‘Yahuu kafamı bir türlü toplayamıyorum.’ ‘Aslında ne yapmak istediğimi de biliyorum ama elimden mi gelmiyor nedir yapamıyorum.’ ‘Gözlerim kapanıyor, keşke

Eylül’ün en kritik haftası

Borsa geçen haftayı yüzde 4,3 kayıpla 7961 puandan kapattı. Borsada keskin yükseliş sonrasında düzeltme yaşanıyor. Düşüşlerin devamı için bu hafta

Gökhan Abur Abimiz: Benim Yolum!..

16 Eylül 2023 gece yarısı 01:44’de Japonya’da yaşayan kızım Nagihan’ın orada sabah kahvaltısını yaparken, “Müzisyen ve meteoroloji editörü Gökhan Abur

Eskiden biz arabulucuyduk

Kiracı-ev sahibi arasındaki uyuşmazlıklar dağları aşınca arabuluculuk sistemi zorunlu hale getirilerek uygulanmaya kondu. Düşünün 2020 yılında 27 bin, 2021 yılında

Başak burcunda yeni ay zamanı

İlişkiler içinde kendi değerinin sahibi olmakla alakalı deneyimlerin altının yeniden çizileceği, krallık ve kraliçelik tahtına kimin sahip çıkacağına dair cümlelerin