Kısacık bir aşk hikayesi

Kışın tam ortasıydı, en yakıcı soğukların zamanı… Sen gittiğinde içim üşüyordu ama bunun nedeni tam göğsümün ortasına yerleşen acıydı. Sonra zaman çok hızlı geçti… Haraketli bir fotoğrafın fluluğunda ilerledi durdu. Kimseye anlatamadım kendimi, gerçekte kimsenin anlamasını da beklemedim.

Çünkü aşk böyle bir hissediş değildi onlar için. Anlamazlardı. Bırakıp gidenin özrü yoktu, olsa da hırs ve kırgınlıkla bu atlanabilirdi. Bir suçlu aranıyordu ve bulunmuştu. Gidişine bahaneler de hazırdı tüm akıl yürütmeler de. Ben ise derinde bir yerlerde nedeni biliyordum ve açıklaması kendime bile zor geliyordu.

Fotoğraf Füsun Saka

Gitmeni istemiştim. Çünkü korkmuştum kaybetmekten ve bu korkuyu sonsuza kadar yaşayacak olmaktan. Oysa gidersen, gitmeyi sen seçersen kurtulacaktım bu korkudan. Nitekim başarılı olduğumun kanıtı senin bana hissedişindeki uzaklaşma ve yok oluştu…

Bir bahane bulmam gerekiyordu ve şartları da ne yazık ki hazırdı ve bulmuştum!

Oysa şu dünyada geçen zamanımın çoğunda seni sevmiştim ben. Öncesi yoktu ve bilmiyordun ki, sonrası da yoktu. Gözlerin gitmiyordu aklımdan, sesin, içimde yarattığın sıcaklığın… Hepsi bizdik onların ve ben onlarla büyümüştüm.

Beni, bana sahip çıkarak ve bana rağmen sevmemiş miydin sen? Aşıktın ya hani… Ama nasıl kaybolurdu aşk? Kızabilirdin bana, nefret bile edebilirdin, zarar da verebilirdin ama aşkın bitemezdi… Öyle sanırdım hep. Onun güveni tüm güvensizliğimi örtmüş, üzerini kar gibi kaplamıştı. Kar tüm pislikleri masala çevirirdi ya… Ama şimdi son durumda sen, kendini benden aldın ve gittin… Öyle diyor herkes de ben kabul edemiyorum… Çok özledim…

Füsun Saka

Paylaş

Son Yazılanlar

Rafa kalkan sevişmeler ve evlilik sorunu

“Evli çiftlerde sevişme sıklığının ne olması gerektiğidir” sorusu sık sorulan sorulardan biridir demek isterdim… Keşke öyle olsaydı… ama değil. Senede bir gün… Bu soru daha

Marmara M=8.0’lik deprem üretemez

1999 yılında Marmara’da yaşanan büyük depremin ardından ortalık tam anlamıyla, gündüz kuşağı diye adlandırılan kadın programlarına dönmüştü. Dönemi çok iyi takip edenlerden biri de Tempo

Karaköy’de tam bir aile işletmesi

  Fransa’ya sık gidiyorum. Her gidişimde ufak aile işletmeleri olan birkaç masalı lokantalar dikkatimi çeker. Samimi, sıcak , bizdeki esnaf lokantarına benzetirim. Kendi mütevazı mutfaklarında

Sıkı çalışmak için şahane bir hafta

Öncelikle sevgili Merkür bir sonraki hafta retroya başlayacağından, o vakte kadar tüm datalarınızı yedeklemeyi, telefon, tablet, bilgisayarlarınızda gerekli boş alanı açmayı ve gerekli düzenlemelerinizi yapmayı

Bu hafta borsa, altın ve gümüş

Borsa İstanbul haftayı 8026.27 puandan yüzde 0.83 artı ile kapattı. Ons altın rekor aylık kapanış ile 2071.95 puandan, gram altın ise 1925 TL’den kapanış yaptılar.

Nedir bu sürdürülebilirlik?

Sürdürülebilirlik Prensibi, 1713 yılında Hans Carl von Carlowitz adlı bir Alman tarafından ortaya atıldı. Kaynakları kurutmadan ve  yaşamın her alanında mevcudu devamlı kılabilmek, yaşamın en