Beaujolaıs Nouveau ve bir aşk hikayesi

Şarap memleketi Fransa. Şarapla ilgili törenler, ritüeller, içim ve yapım incelikleri tümü bu ülkede belirlenmiş, belirlenmeye de devam ediyor.

Hangi şarap nerede, nasıl, neyle içilir, kaç çeşit şarap vardır, hangisi hangi bardakla içilir, oda sıcaklığından şarabın ısısına kadar bu ülkede karar verilir. Elbette son zamanlarda teknik olarak saklanması, yaşlanması, hangi fıçıda ne müddet dinlenmesi gibi adına ansiklopediler doldurulan bir konu şarap.

Kasım ayının üçüncü perşembesi de böyle özel bir gün Beaujolais Nouveau (yeni Beaujolais)nin ilk günü

Bu yıl 25 seneyi geçen dostluğumuz olan iyi arkadaşım Anne –Marie Clouzet’den yeni  Beaujolais tadımı için davetiye aldım. Yer Fransa olunca gitmem zordu tabii.

Anne Marie, Fransa ‘da ve  dünyanın pek çok ülkesinde tanınmış “Mettre Sommelier” ( Şarap uzmanı ). Özellikle kadın olarak az rakibi var. Dünyanın dört numaralı kadın burnu diye de biliniyor.

Davete icabet edemedim ama bu konuda bir yazı yazmaya karar verdim. Tesadüf diyelim ya da benim şansım, yazım için tüm bilgiler ayağıma geldi.

Bakın nasıl ?

Tam o günlerde, Anne-Marie’nin talebesi,  Fransız  bir  şarap uzmanı ile tanıştım. Böylece konuyu çok iyi bilen bir kişiden detayları ile öğrendim. Ayrıca sonu mutlu biten bir aşk hikayesi dinledim.

Ve sizlerle paylaşacağım.

Thierry Gusto, Fransa’nın kuzey Savoy ( Haute-Savoie) bölgesinden. Lyon’da iyi okullarda otelcilik, lokantacılık ve şarap üzerine eğitim almış. Çıraklık devrinde kış turizminin göz bebeği Courchevel’de değişik yerlerde çalışmış. Daha sonra Savoy bölgesinin ünlü iki şefiyle çalışma şansı olmuş. Pierre Carrier  ve Marc Veyrat

Daha sonra kendi ayakları üzerinde durma devri. Aynı bölgede Montmeillan ‘da Karl Gustav retoran ve barında ortaklık , son olarak Aiguebelette ‘deki ufak şirin butik otel La Villa Ginette…

İşte size anlatacağım  hikaye burada başlıyor.

Esra Özge Akkoyun, bankacı. Doğayı çok seven, oğluyla birlikte huzurla yaşayan, tatillerinde sessiz, yeşil, temiz havalı yerleri tercih eden genç bir kadın. Son Fransa tatilinde internetten bulduğu yer Thierry‘nin oteli olunca aşk başlıyor. Birliktelikleri evlilikle sonuçlanıyor.

Şimdi sıra Beaujolais Nouveauyı Thierry’den dinlemeye geldi.

Esasında Fransa’nın Burgundy bölgesindeki yörelerden biri olan Beaujolais, genel anlamda, hasat edilen üzümlerden Gamay cinsi üzümlerden aynı rekolte yılı içerisinde üretilen genç şaraplara verilen isimdir. Basit, meyvemsi ve içimi kolay olan bu şaraplar, çok kısa sürede tüketilmek üzere piyasaya sürülürler.

Tarihine bakarsak,

Beaujolais bağlarının tarihi, birçok önemli kişilikle zenginleşmiştir. Romalılar, MÖ 1. yüzyılda bölgede ilk bağcılığı geliştirenlerdi. Orta Çağ’da, güçlü bir yerel lordluğun merkezi olan Beaujeu şehri, Beaujolais ismini vermiştir. Günümüzde Beaujeu, bağın tarihi başkenti olmayı sürdürse de Villefranche-sur-Saône resmî başkentti

Geçmişte, 15 Kasım’ın cumartesi ya da pazara denk geldiği durumlarda şarap üreticilerinin şişeleri zamanında teslim etmesi zordu. Bu nedenle, 1985 yılında, Beaujolais Nouveau Gecesi resmi olarak kasımın üçüncü perşembesine sabitlendi.

1800’lerden beri var olan Beaujolais Nouveau, o yılın hasadını kutlamak için kullanılıyordu ve her yıl kasım ve aralık aylarında yerel kafelere ve restoranlara gönderiliyordu. 1950’ler ve 1960’lar boyunca, Paris’in modern sakinleri bu şarabı içmeye başladığında Beaujolais Nouveau’nun popülaritesi arttı.

Her kasımın üçüncü perşembesi kutlanan bu şarap festivali, bağlarda tadım etkinlikleri ve eğlencelerle renklenir. Bu yeni şarap genç, taze ve keyif içinde tüketilmek üzere tasarlanmıştır. Pratikte, Beaujolais Nouveau aynı yıl içinde içilir.

“Samimi” havasıyla tanınan Beaujolais Nouveau festivali, neşeli bir Fransa imajını yansıtır: kolunda bagetiyle, beresiyle dolaşan keyifli bir Fransız figürü nü anımsatır.

Yemek Eşleşmeleri

Lyon’un kuzeybatısındaki bu bölgeden gelen Beaujolais Nouveau, Lyon’un şarküteri spesiyaliteleri (rosette, sucuk, Jésus vb.) ile mükemmel uyum sağlar. Aynı şekilde, Saint-Félicien veya Saint-Marcellin gibi yerel peynirlerle de çok iyi eşlik eder. Genellikle aperitif olarak sade bir şekilde tercih edilir.Buna  iyi pişmiş,doğal  beslenmiş tavuk ve çikolatalı tatlıları ekleyebiliriz.

Servis ve saklanması

  1. Doğru sıcaklıkta servis edin. Beaujolais Nouveau soğuk içilmelidir. İdeal tadım sıcaklığı 12°-14°C’dir. Şarabı servis etmeden önce bir saat buzdolabında bekletebilirsiniz.
  1. Uygun bir kadeh kullanın. Bu hafif ve meyvemsi şarap, orta boy, hafif geniş ağızlı bir kırmızı şarap kadehinde servis edilmelidir. Bu, şarabın havalanmasını ve aromalarını geliştirmesini sağlar.

Depolama ve Tüketim

Beaujolais Nouveau bir “primeur” şarap olduğundan, uzun süre saklanması önerilmez. Meyvemsi aromalarını korumak için 3 ila 6 ay içinde tüketilmelidir. Daha uzun süre saklamak isterseniz, klasik bir şarap gibi olgunlaşır ve zamanla daha olgun aromalar geliştirir.

Bu şarabın en çok tadını çıkarma zamanı, kasım ayında piyasaya sürüldüğü dönemdir. Aynı zamanda yılbaşı kutlamalarında hafif bir şarap olarak da tercih edilebilir.

Beaujolais Çeşitliliği

Beaujolais’in 12 farklı apelasyonu, herkesin damak zevkine uygun bir çeşitlilik sunar. Kuzeydeki Beaujolais Cru’ları Gamay üzümünden üretilir ve meyvemsi tatlarıyla öne çıkar. Güneydeki Beaujolais ve Beaujolais Villages ise kırmızı, beyaz ve roze olarak farklı üzüm çeşitlerinden üretilir. Gamay üzümü bağların %96’sını oluştururken, Chardonnay %4’lük bir alan kaplar ve beyaz şarap yapımında kullanılır.

Yazımı bitirmeden , kural gereği alkolün sağlığa zararlı olduğunu tekrarlamalıyım.

Bu konuda en güzel cümle “ lütfen az tüketin “

Sevim Gökyıldız

 

 

 

 

Paylaş

Son Yazılanlar

Hoşçakalın gittim ben…

Siz bu satırları okuyorsanız artık aranızdan ayrılmışım demektir. Ne çok konuştu o gece bizimki benimle. Aylardır ilk defa hıçkırarak ağladı. Yapabilecek bir şey kalmamıştı çünkü.

Bir Öğünle Dünyayı Değiştir!

Son yıllarda mutfaklarımıza ve sohbetlerimize giderek daha fazla dâhil olan “bitkisel mutfak”, aslında çok daha geniş ve derin bir olgunun sadece bir yüzü. Vegan yaşam

Bana bir yaşam öyküsü gerek

Bazı dağlar vardır, ne bir ot biter üzerlerinde ne bir ağaç tutunur. Bir ayak izi, kanat gölgesi düşmez yamaçlarına. Hayattan bir iz bulunmaz; ibadet, yakarış,

Sahte Sofralarda Gerçekle Yüzleşmek!

Son yıllarda market raflarına baktığınızda, gerçek ile sahte arasındaki sınırın giderek belirsizleştiğini gözlemlemek mümkün. Bu durum, yalnızca ekonomik bir hile değil, aynı zamanda kültürel ve

Artsın Eksilmesin, Taşsın Dökülmesin!

Türk mutfağı, yüzyıllardır sürdürülebilirlik ve israf karşıtı yaklaşımıyla örnek olmuş bir mutfaktır. Geleneksel yemeklerimizin özüne bakıldığında, her malzemenin bir şekilde değerlendirildiğini ve mutfakta israfın en

Ne güzeldi o eski bayramlar

Şeker bayramını kutladığımız bu günlerde Paskalya bayramının da yaklaştığını görüyoruz. Çocukluğumdan beri kendimi çok şanslı olarak düşünürdüm. Çünkü örf ve adetleri seven bir ailede doğdum.